18 Temmuz 2018 Çarşamba

ASKER MİLLET ORDU DEVLET SÖYLEMLERİNE ALERJİSİ OLANLAR

Efenim bugün sosyal mecrada yine her zaman olduğu gibi "seviyeli" bir tartışmanın içine daldım. Mevzu şuradan çıkmış ;


Şöyle bir yorum yapılmış,


Ay ben muhteşem elit ve entelektüel espriyi göremedim tam,kaçırmamam lazım bunu diyorsanız sağdaki fotoğraf şu,


Gül gül öldüyseniz seviyeli yorumlarımı yazmaya başlıyorum.

Öncelikle eser sahibine şu yorumumu ilettim, "Bahsettiği asker millet olmamızın avantajını her devletin isteyeceği bunun bitiyor oluşu. Sizlik mevzu değil alınmayın."O da "medenice" bana sordu. "Asker millet olmanın diğer devletler tarafından kıskanılan avantajları nelerdir mesela?". Tırnak içine alıyorum çünkü bu tipoloji ile iletişimde samimiyetsizlik diz boyu oluyor ekseri malum. Yani meraktan, yeni bir bakış açısı arayışından filan sormuyor. biliyorsunuz hepsi birer retorik üstadı yahut artık hangi hayal aleminde ise. Elbette diğer türlü iletişimlerden daha pratik. Bir de bunların çomardan farksız olanları var malum. Feminaziler onlar bunlar. Her neyse, ben de dedim ki (elbette hep benim asaletimden, nezaketimden bu vakit ayırmalar ^.^ Yok la bir sürü kerizi kendileri nasıl avlandıysa avlamaya kasıyorlar biz de notlarımızı, şerhlerimizi düşüyoruz işte).

Neyse yani bu ne gerek var demiş ben de dedim ki "Her daim kadın erkek hazır ordu. Her işgal tehlikesinde hazır bir savunma? Sizlik değil ya bunlar siz brokoli takılın."

Bu da bana "didaktik bir dille"(asdhfjgkhhs...hofs:/) "basit bir mantık yürütelim: "dünyada olası işgallere karşı ülkesini savunabilecek pek çok ordu var ve türkiye hariç büyük çoğunluğu "asker millet" değil. ergo: asker millet olmak o kadar da önemli bir şey değil." demiş. ayrıca asker millet akreditasyonuna nasıl sahip olunuyor? tarih yoluyla dersek, tarihinde kendi toprağı için savaşmış her millete asker millet demek gerekmez mi? hangisinin asker millet, hangisinin sivil millet olduğuna nasıl karar veriyoruz?" dedi.

Ben de "Tamam sen o orduların seni kurtarmasını bekle diyorum zaten, o yüzden senin konuyla alakan yok." dedim. "Sizden savaşçı filan çıkmayacağı belli zaten. Aklı başında hiçbir komutan sizin gibileri ordusuna almaz, yük olursunuz." diye de ekledim.

O da "konuyla alakamın olmaması (ki ona da sen hükmettin) asker millet konseptiyle ilgili argümanları duymak istemediğim anlamına gelmiyor. beni en başından muhatap almanla da çelişiyor." dedi.

Ben de "Argümanları diğer twit'te sundum. Muhatabım olmanın sebebi konu ile alakalı yorumunun niteiğini sana tebliğ etmem." dedim. Diğer twit bu arada bu; Zinciri kopardı bir ara çünkü. Dedim ki "Asker millet artık savaşçılık evrilerek genine ve kültürüne yazılmış olandır. Hepsi savaştı da nasıl savaştılar mesela?" ve ekledim "Tek asker millet değiliz ama en köklü ve bunu günümüze kadar taşıyanların başındayız. Sonra siz doğdunuz maalesef :(". O da dedi ki; savaşçılığın gene yazılmasıyla ilgili bilimsel bir araştırma var mı? varsa diğer milletlerin genlerine de yazılması gerekmez mi? evrimsel süreç "savaştın da nasıl savaştın?" deyip tercih mi yapıyor?" Ben de dedim ki "Kaç ya da savaşta bol kaçıp az savaşanla çok savaşıp az kaçanın hayatta kalan soyları bir olmuyor haliyle.Fakat seçilim azaldıkça doğal olarak farklı dönemlerin farklı genomları hortluyor kolaylıkla. Sıkıntı burdan :/" . O da bütün bu savlara cevap olarak; "argümanları sundun fakat kendin gibi düşünmeyen birine karşı ikna edici olamadın. yorumun niteliğini tebliğ etmek için benimle muhatap olduysan yorumun kendisiyle de muhatap olmuşsun demektir ki, bu da beni senin gözünde konuyla alakasız biri yapmaz."

Görüldüğü üzre baştan beri haybeye yazdığımın farkında olmasam giden zamana acırım lakin amacım bunların av olarak gördüğü hedeflerindekilere not düşmek.

Kendisine son olarak; "Konuyla alakan yok demek seni konuyla ilintili yapmıyor tabi ki :/ İkna edemem, DNA'ını hack'lemem lazım ancak o zaman. Düşünce tekniğin yanlış, algoritmalar zayıf, bilgi eksikliği ileri seviyede. Ben napayım buna iki dakikada?" dedim.

Sonra benzeşi bir başkası bir kitap tavsiye etti, tabi ki progandalarına ortak olmayacağım ve kitaptan bahsetmeyceğim. Ona da Türkiye'deki güncel politikaların Türkleri benliklerinden soğutmak üzere şekillendiğini, tıpkı islamda olduğu gibi sapmaların ve yanlış angajelerlin manipülasyon amaçlı pompalandığını belirttim. Sonsuz kendini onaylama süreci çok doyurucu olabilir ama karşı görüşlere de açık olun biraz şeklinde bir tavsiye de verdim.

Başka birinin yorumuna istinaden şunu da şöyledim eklemek isterim; Bu insan modelleri de böyle, bunlara yapacak bir şey yok. Bizler onları anlayabiliriz ama onların bizi anlama imkanı yok maalesef. Bu söylemi biraz açacak olursam, sistemler birbiriyle konuşamayacak ölçüde farklılaşmış. Bizim anlama sebebimiz her ne kadar aksini iddia etseler de karakterlerinin de yapısıyla oluşturdukları mantıklarının aşırı sade ve dahası aşırı düz olması. Aslında tam olarak kendi mantıkları bile değil ama benimseyip yaymaya çalışırken gösterdikleri heves bu detayı önemsizleştiriyor. Yani kafayı kuma gömmek ya da kaçıp saklanırım hesabı yapmak öyle çok karmaşık değil. Gerçekte yaptıkları şey bu, kendilerini teskin etmeye çalışıyorlar. Kaçmayı biz de yerine ve zamanına göre yaparız. Gücümüz yetmediğinde ormanlara saklanır ve güç toplayarak tekrar saldırırız(elbette tarihe gönderme orman mı bıraktılar?). Lakin savaşçı ruhlu olmak, savaşmayı hayatın bir parçası olarak görmek ve bunu gördüğünde, bu kaçınılmaz olduğunda bu gerçeği yok saymamak, düşmanın üzerine gitmek, işte o başka bir karakter. Bu karakterin türlü çeşit detayları var. Sizler güya özgür olmak isteyen ve bunun sizin ayağınıza getirilmesi talebinde bulunanlarsınız. Böyle bir şeyin mümkün olabileceği bir dünyada yaşamıyoruz elbette. Bu da kafayı kuma gömmek vs. Bizlerse özgür olmak için gerekirse dünyayı yok edebilecek kapasitedeyiz. İşte bahsettiğim farklar böyle böyle şeyler.

Yazıyı dedim dedi şeklinde hazırlamam tamamen üşengeçlikten. Düzenlemeye üşendim. Neyse bu klişe saldırılar her daim karşımıza çıkacak. Ve görüldüğü üzere siz ne söylerseniz söyleyin sadece ezberlerini tekrar edecekler, çoban matına kasacaklar siz yemediğinizde de hemen beni ikna edemedin bye diyecekler. Fakat benim milletim böyle yapmayacak. Her daim düşünecek, sorgulayacak, fikrini, bilgisini güncelleyecek, beynini emanete bırakmayacak, onuotomatik pilota bağlamayacak hep direkiyonda kendi oturacak. Ezberlere sarılmayacak bunlar gibi. Eğer böyle yaparsanız siz de bunlar gibi bakıma ve kurtarılmaya muhtaç süs bitkisi gibi yaşarsınız. Ha böyle de yaşarım diyorsanız işte bunlar heb seçilimin ortadan kalkmasından :/

Ha bedelli mevzusuna gelirsek, ya şu zamanda askerlik gerçekten kim için ne yapıyorsun tam bir muamma fakat yani temel eğitimi böyle deli gibi reddetmek de artık dibini mi dövdürüyon da açığa çıksın istemiyorsun olayı gibilerden resmen :/ Tabi bunların bir kısmı uyanıklıkla seferberlikte beni çağırmasınlar kastırmacası yapabiliyor olabilir. Ben bunlara cidden bir şey demiyorum zaten bunların askerlikle alakası olmamalı kesinlikle. Ha düşmanı asker etmişin ha bunu. Bunlardaki sıkıntı büyük. Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim tabi ki. Parası olan parayla parası olmayan kanıyla öder vatan borcunu kafası Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırıdır. Hangi Anayasa öyle bir şey kaldı mı derseniz ona bir şey diyemem tabi. Kimisi de diyor ki 15bin TL para mı algı yapmayın. Sen iş bulama, açlıktan sürüm sürüm sürün bir, bebeğini soğukta saç kurutma makinesiyle ısıtmaya çalış, başarama git kendini as ondan sonra para mı bu dersin.  Elbette bana kadınsın atıyor tutuyorsun diyorlar. Demezler mi? Kadın erkek hepimiz temel eğitim almalıyız biraz da arazide takılmalıyız. Ortamı görmeliyiz en azından. Ha profesyonel ordu da gerekli elbet. Ama böyle zırladıkça bunlar valla içim darlanıyor la. Yanlış yüzyıl bu :/



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar spam değilse küfür vs. içerse dahi yayınlanır ama biraz vakit alır :)