Merhaba,
Siz de mi
Yaşamaya mecbur kalanlardansınız?
Güneşi önce hayranlıktan
Sonra mecbeiyetten sevenler
Günleri sayarsın
Sonra saymazsın
Tüm güzel kokular
En saklı sinelerde
Barut ve kan ise
Her yerde
Aldandık tabi
Hayaller onlar bunlar
İlk emir "sev"
Son emir "öl"
Olamadıysa
Ne çok hikaye
Ne az mutlu son
Azaldı hikayler
böylelikle
Beni görsen tanırsın
Hemen tanırsın
Her bakışta azalan
Hep ilk kaçan
Hiç gereği yok ama
Tanırsın
Bazı şeyler söylemekle
anlaşılmaz
Ben anladım
Bazı şeyler tükenmekle
bitmez
Ben bittim
Elveda güzel güneş
Sen hala çok güzelsin
15 Haziran 2017 Perşembe
12 Haziran 2017 Pazartesi
Israrla Vatan Haini Bir Nedir Çözemeyenler Var Hala?
Bu ne tarihten ne sosyolojiden ne bilgi ne akıl namına hiçbir şeyden zerre nasiplenmemiş lafları dangalak kürtçüler, solcular ve liboşlardan uzun yıllar dinledik. Bunların bir kısmı satılık vatan haini görevli tipler olduklarından ne kadar mal ergen varsa avladılar. Şimdilerde işleri kesat gidiyor e kime kaldı bu lafları söylemek? Kürtçülere hatta dinci yobazlara bilmem ne...
Hala arada zırtlayan solcu liboş var diye şaşıranlar var. Satılık vatan haini bir nedir onu anlayalım artık. Yok efendim bizden olmayana düşmanmışız da bu tip tartışmalar, farklı görüşler olabilirmiş de. Farklılıkla görüş alışverişi yaparsın ve birlikte daha iyi daha güzel ne onu ararsın. Bunlar düz bildiğin bak dümdüz satılık vatan haini. Bunlara statü veriyorlar, ellerine para veriyorlar, zaten de ekserisi sorunlu saçma sapan salak tipler işte böyle zırtlık yapıyorlar. Hiçbir derinliği, hiçbir altyapısı olmayan tamamen hayal ürünü havada asılı boş laflarla boş yahut körpe beyinleri maskaraya çeviriyorlar. Hele ki ergenleri kafalamaları sadece 5 dakikalarını alıyor. Çünkü kendileri de sonsuz ergenlikle lanetlenmişler. Frekansa hakimiyetleri oradan.
Hala arada zırtlayan solcu liboş var diye şaşıranlar var. Satılık vatan haini bir nedir onu anlayalım artık. Yok efendim bizden olmayana düşmanmışız da bu tip tartışmalar, farklı görüşler olabilirmiş de. Farklılıkla görüş alışverişi yaparsın ve birlikte daha iyi daha güzel ne onu ararsın. Bunlar düz bildiğin bak dümdüz satılık vatan haini. Bunlara statü veriyorlar, ellerine para veriyorlar, zaten de ekserisi sorunlu saçma sapan salak tipler işte böyle zırtlık yapıyorlar. Hiçbir derinliği, hiçbir altyapısı olmayan tamamen hayal ürünü havada asılı boş laflarla boş yahut körpe beyinleri maskaraya çeviriyorlar. Hele ki ergenleri kafalamaları sadece 5 dakikalarını alıyor. Çünkü kendileri de sonsuz ergenlikle lanetlenmişler. Frekansa hakimiyetleri oradan.
10 Haziran 2017 Cumartesi
Gıda Mevzuları(Bu Kadar İnsanı Ya Nasıl Besleyeceklerdi Diyenlere Bir Çakış)
İnsanları sömürmenin bir yolu varsa dolandırıcılar o mevzuyu hemen ele alır bu bir gerçek. Gıda gibi insan için son derece temel bir gereksinim konusunda da iki tip dolandırıcı ile karşı karşıyayız.
Birincisi insanları çiftlik hayvanı gibi görüp besleyici olmasından çok dayanıklı ve çok verim alınan gıda üretim şekillerine yönelip(üstelik bunlar doyurmuyor hatta yedikçe acıktırıyor hatta(Bkz: glisemik endeks)) insan sağlığını hiç de öyle gözetmeyen(e zaten sağlık sektörü de devcileyin bir sömürü aracı), günü kurtarmaya, yüksek rant elde etmeye bakan çakallar. Bir de bu durumun dile getirilmesi ile insanların hak arayışına girmesi akabinde talebi görüp bu talebi doya doya sömüren çakallar.
Şimdi ikinci tip çakallar inanın diğerlerine göre çok daha küçük hedefleri olan çakallar o yüzden bu çakallara bakıp da asıl çakalın ağababası olanlardan yana olmak onlar terörist hayır diyor siz de evet deyin o zaman kafası ile pek benzeş.
Evet doğada her şey evrim geçiriyor. Ama bunun bir dengesi var. Yani eş zamanlı olmasa da aynı zaman dilimine yakın zamanlarda insan biyolojisi ve besin biyolojisi evriliyor. Böyle insan bünyesinin tanımadığı yahut henüz uyumlanmadığı acaip acaip evrim geçirtilmiş şeyleri dan dan dayarsan o bir sıkıntı alanı. Ayriyeten üretilen ürünler üretici için tamamen kolay stoklanabilinen, dayanıklı vs. kriterlerine göre üretiliyor. Bunlardaki besleyicilik oranları belli. Bunların çalışmaları yapılmış gayet bilimsel. 50 yıl önce yediğin şeyle şu an yediğin şey besleyicilik açısından bambaşka noktalarda.
Deniyor ki nüfus artıyor ya napalım? Bunlar topyekün politikalarla halledilecek şeyler. E dünyada devletler var politikacılar var ama kimse de nüfusu planlayalım demiyor. Herkes 5 doğur 10 doğur benim devletim sonsuza dek yaşasın, asker lazım, tüketici lazım o lazım bu lazım kafalarda.
Glisemik indeksi gözetmeden yapılan beslenme de öküz gibi yiyen ama bir türlü doyamayan(kan şekeri seviyesi saçma sapan çünkü) obez toplumlar yaratıyor.
Bu aşırı rant düşkünü ve hiçbir sağlık kriterini gözetmeden tüketim manyağı insanlar üreten sistemi de savunmayıverin bir zahmet. Hele ki bizim gibi ülkelerde tarım ilacı falan filan derken derken evet insanlar sağlıksız besleniyor, modern tarım anlayışı çok faydalı özellikler barındırmakla birlikte çok hunharca, etik olmadan kullanılıyor.
İnsan normalde günde 2 avuç bulgurla bile günlük enerjisini karşılayabilirken bir türlü doymaz, yer yer ama gıdasını düzgün alamaz, sağlığı bozulur bir çiftlik hayvanına dönüyor. O yüzden mesela doğadaki ördek 20 yıl yaşıyor ama senin kapalı bir alana tıktığın, antibiyotiği dayadığın, türlü işlemlerden geçirip kullandığın yemle beslenen ördek 2. yılını göremiyor. İnsanların hali de aynı bu şekildedir. Her şey güzel hem de süper demenin alemi yok.
Her şey berbat ve böyl giderse daha da berbat olacak. Az yiyin düzgün şeyler yiyin. (Ha bu arada ben de leş leş beslenen biriyim, söylediklerimi yapıyorum diye demiyorum, ideal olma olasılığı yüksek ihtimallerden bahsediyorum).
Birincisi insanları çiftlik hayvanı gibi görüp besleyici olmasından çok dayanıklı ve çok verim alınan gıda üretim şekillerine yönelip(üstelik bunlar doyurmuyor hatta yedikçe acıktırıyor hatta(Bkz: glisemik endeks)) insan sağlığını hiç de öyle gözetmeyen(e zaten sağlık sektörü de devcileyin bir sömürü aracı), günü kurtarmaya, yüksek rant elde etmeye bakan çakallar. Bir de bu durumun dile getirilmesi ile insanların hak arayışına girmesi akabinde talebi görüp bu talebi doya doya sömüren çakallar.
Şimdi ikinci tip çakallar inanın diğerlerine göre çok daha küçük hedefleri olan çakallar o yüzden bu çakallara bakıp da asıl çakalın ağababası olanlardan yana olmak onlar terörist hayır diyor siz de evet deyin o zaman kafası ile pek benzeş.
Evet doğada her şey evrim geçiriyor. Ama bunun bir dengesi var. Yani eş zamanlı olmasa da aynı zaman dilimine yakın zamanlarda insan biyolojisi ve besin biyolojisi evriliyor. Böyle insan bünyesinin tanımadığı yahut henüz uyumlanmadığı acaip acaip evrim geçirtilmiş şeyleri dan dan dayarsan o bir sıkıntı alanı. Ayriyeten üretilen ürünler üretici için tamamen kolay stoklanabilinen, dayanıklı vs. kriterlerine göre üretiliyor. Bunlardaki besleyicilik oranları belli. Bunların çalışmaları yapılmış gayet bilimsel. 50 yıl önce yediğin şeyle şu an yediğin şey besleyicilik açısından bambaşka noktalarda.
Deniyor ki nüfus artıyor ya napalım? Bunlar topyekün politikalarla halledilecek şeyler. E dünyada devletler var politikacılar var ama kimse de nüfusu planlayalım demiyor. Herkes 5 doğur 10 doğur benim devletim sonsuza dek yaşasın, asker lazım, tüketici lazım o lazım bu lazım kafalarda.
Glisemik indeksi gözetmeden yapılan beslenme de öküz gibi yiyen ama bir türlü doyamayan(kan şekeri seviyesi saçma sapan çünkü) obez toplumlar yaratıyor.
Bu aşırı rant düşkünü ve hiçbir sağlık kriterini gözetmeden tüketim manyağı insanlar üreten sistemi de savunmayıverin bir zahmet. Hele ki bizim gibi ülkelerde tarım ilacı falan filan derken derken evet insanlar sağlıksız besleniyor, modern tarım anlayışı çok faydalı özellikler barındırmakla birlikte çok hunharca, etik olmadan kullanılıyor.
İnsan normalde günde 2 avuç bulgurla bile günlük enerjisini karşılayabilirken bir türlü doymaz, yer yer ama gıdasını düzgün alamaz, sağlığı bozulur bir çiftlik hayvanına dönüyor. O yüzden mesela doğadaki ördek 20 yıl yaşıyor ama senin kapalı bir alana tıktığın, antibiyotiği dayadığın, türlü işlemlerden geçirip kullandığın yemle beslenen ördek 2. yılını göremiyor. İnsanların hali de aynı bu şekildedir. Her şey güzel hem de süper demenin alemi yok.
Her şey berbat ve böyl giderse daha da berbat olacak. Az yiyin düzgün şeyler yiyin. (Ha bu arada ben de leş leş beslenen biriyim, söylediklerimi yapıyorum diye demiyorum, ideal olma olasılığı yüksek ihtimallerden bahsediyorum).
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)