30 Aralık 2017 Cumartesi

Blade Runner 2049



Holivud'un son yıllardaki hali ortada olunca elbette korka korka izledim ama fena olmamış. Tabi ki ilkinin yanına yaklaşması zor sebebi de ilkinin dahi işi ikincisinin çalışkan öğrenci işi olmasından kaynaklı sanırım. Aradaki o "minnak" fark çok belliydi :/

Sanırım genel şikayet çok uzun olmasından. Yani ben kesinlikle sinemada izleyemezdim de zaten sinemada darlanan biri olarak sinemaya gitmediğimden sorun olmadı. Hatta güzel film çekilirse 10 saat de çeksinler adam çekmiş işte ara ver izle ki ben ara vermeden izledim. Bir kaç sahne hariç gereksiz uzun sahne de yoktu aslında ----DİKKAT SPOILER BAŞLIYOR --- Mesela şu sanal kadının diğer kadının içine girip ön sevişme adına adamın kafasını(bildiğin normal kafa) okşayıp durmaları gereksiz uzundu, 3 tane hava aracı ile(ne diyeceğim bilemedim karada havada gidiyor da nedense suda pek gitmiyor sanırım öyle bir araç) gidişlerini uzun uzun izlemek gereksizdi ve tabi ki sonlara doğru ben en iyiyim deyip babayı alan kadınla dövüş sahneleri(tamam fazla uzun değildi ama izlediğim en kötü dövüş sahnelerindendi keşke John Wick ekibinden destek alaydınız :/)

Öncelikle ilk filme konsept olarak sadık kalmalarına bayıldım. İhanet etmemek için ellerinden geleni yapmışlar ya da Ridley Scott baş yapımcı mı ne öyleymiş ondan da olabilir. Yönetmen de o olaydı eyiydi ama bu yönetmenin de hakkını yemeyelim çok güzel iş çıkarmış. Fakat dediğim gibi çalışkan öğrenci işi bunlar.

Senaryo kim bilir ne acayip olabilirdi ama onun yerine Blade Runner evreninin yeni versiyonunu izledik bol bol. Ortamlarda gezdik, tiplerle tanıştık az biraz. Belki de 3. filme hazırlıktı tüm bunlar. Ve fakat Deckard'ın kızı tırnaklardan anlaşılacağı üzre ölüyor. Roy'da da aynından olduydu(izlemeden önce ilkini de izledim bir. Evet 5 saat Blade Runner izledim ne var?!)Senaryo yok yani :/ Ha bir de hani Tyrell dahiydi ya la? Hamile kalabilen kopya yapıyor ama çatısını dar yapıyor o da doğumda karnını yardıra yardıra ölüp kalıveriyor. Erkeğin dahisinden ya nolacağdı :p

Yine de beğendim ben. Keyifle izledim. Fakat berbat hafızamda yer eden bir sahne var mı acaba diye düşünüyorum, o kadar güzel planlara rağmen zannedersem yok. Oysa ilk filmi izlerken küçümen çocuk olduğum halde bir sürü sahneyi unutamadımdı yıllarca. Hele Sebastian'ın oyuncakları, Pris'in taklalar atıp Deckard'ın boynunu baldırlarına sıkıştırıvermesi(Bundan Sia da çok etkilenmiş olmalı ki bütün kliplerinde ve konserlerinde kullanıyor o çakma Pris'i :p), Roy'un öleyim o zaman ben yea deyiverip ölüvermesi daha neler neler... Ortamlar kadar kostümler filan da inanılmazdı.

Neyse güzel işte.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar spam değilse küfür vs. içerse dahi yayınlanır ama biraz vakit alır :)