21 Mart 2008 Cuma

Ergenekon, şirinler ve gargamel hakkında

Çok eski bir mevzudur ergenekon diyeceğim lakin zamansız bir zamandan bahsedilince eski-yeni demek anlamsız.

Önüne gelen bilimum saçma hikayeyi gerçek diye algılamayı seçenler için elbette elma yemek başımıza iş açmıştır, uslu çocuk olmamız yılbaşında hediye, ormanda şirin görmek demektir. Ve hatta kılavuzu kurt olan bir kavim de boka bata çıka doğru yolu bulmuştur.

Bitti mi bitmediaaa. Daha neler neler olmuştur? Belki de ömrü hayatında bir araya gelmemiş, merabası bile olmayan adamlar voltronu oluşturmuş ve hak yolunda yoluna devam edenlerin (misal gargamel)önünü kesmek için kumdan toplar, tüfekler yapmıştır.

Bu vakit gönlü hak sevgisi ile dolu olduğundan cebi her daim dolanlar ne yapacaktır? Elbet mücadele, cihat, chat, chut...

Ammaaaa dinden imandan bi haber, cehennemin odunu namzeti bu düşmanlar öyle bir derin mağralarda pusu kurmuş ve sayıca çoğalmıştır ki her geçen gün yeni bir canavar ininden alınıp sabah ezanıyla hak adına, halk adına alıkoyulsa da bu işin bir türlü sonu gelmemiştir.

O denli yoğun bir çalışmadır ki bu neyi neden yaptığının hesabı sorulsa, "hani kanıtın?" dense havalara bakmak farzdır.

Lakin görev insan yapımı kanunu tanımaz. Adalet hakkkkkın tekelindedir. Adaletin uygulayıcısı bu işi ancak ve ancak tanrı adına yapar. Bu kişi kimseye hesap vermez. Verirse vakit kaybeder. Kavimini Zion'a sokamaz. Zion'a girmese de olur. Ama kavim bi kere yola çıkmıştır Zion'a gidecez diye. Mecbur battlestar galactica eşrafı gibi bunlara da ümit vermek lazımdır. Orda bir dünya var, miniminna mavi bir topçuk...

"Bir kişi daha, bir kişi daha. Hayır bunu da alalım". Annesiyle bakkala giren çocuk gibi. Hepsini istiyorum. "lalooon istiyorum, çuku istiyoruuum, bok istiyoruuuum"

Birileri birilerini toplar, diğerleri ötekileri. Hepsi aynı kefede taşınmak ister. Herkes tüm bunları ya adalet adına ya tanrı adına ya da gölgelerin gücü adına yaptığını iddia eder. "Kimse kıçımın rahatına bunu yaptım" demez.

İşte masallarda, hikayelerde, mitolojide. Herkes ya iyidir, ya kötü, ya eziktir, ya artiz.

Ha bu masalın sonu nedür? Ahan da sana son cümleler. Mal gibi okuma hepsini deyü.

"Dağları aşarken bir zerdüşt gördüler. Şöyle buyurdu zerdüşt; "Yoldan geçen bi adam olarak anlıyorum ki bana da bir rol biçecekler böyle giderse. Ne voltrondan hazederim ne de kıçımı yasladığım bir tanrım var. Sikeyim zate bana sorulmadan kurulan her türlü düzeni, düzeneği...""

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlar spam değilse küfür vs. içerse dahi yayınlanır ama biraz vakit alır :)